GENÇ HAYAT DERGİSİ - SAYI: 06 (KASIM 2018)

4 Bir Kasap Bir Berber H er zamanki gibi müşterisizlikten kıvranan kasap ve berber yine boş boş diğer esnafları ziyarete çıkmışlardı. Nasıl olsa çıraklar dükkâna bakıyorlardı. O arada hırdavatçı Salim Usta’nın mekânına uğramak istediler. Hayvan sevgisiyle meşhur Salim Usta, muhabbet kuşunun hüzünlü bakışları karşısında kara kara düşünüyordu. Salim Usta’nın çok sevdiği kuşu Rüzgâr hastalanmıştı. Rüzgârlı bir kasım sabahı penceresine sığındığı için bu ismi vermişti kuşa. Fakat Rüzgâr’ın o eski ötüşünden eser yoktu şimdi. Salim Usta, daha önceden kuşlarla haşır neşir olan Berber Barış’ı kapıda görünce hemen bir heyecan ve hevesle atıldı: “Yahu Barış, bu kuşun gagasında çok fena yara çıktı. Gittikçe büyüyor. Ne yapabiliriz, şuna bir bak hele?” Berber Barış, Rüzgâr’ı eline aldı ve dikkatle baktı yaralanan gagasına. Sonra da Salim Usta’ya dönerek: “Ciddi bir yara bu, her geçen gün büyüyor. İyi bir yerden tedavisini sağlamazsan hayvancağız ölebilir.” dedi. Salim Usta, nereye götürebiliriz diye sorgulayan bakışlarla bir Berber Barış’a bir de Kasap Yaşar’a bakıyordu. Kasap Yaşar birden sessizliği bozdu. Bozmaz olaydı. Çünkü dedi ki: “Tedavisi için bir sürü para isterler şimdi. Kuşun kendisi kaç para ki?” Demez olaydı. Hakan Altunyurt “Ey Merhamet! Neredesin?”