GENÇ HAYAT DERGİSİ - SAYI: 05 (EKİM 2018)

Bir tarafta anne-baba, bir tarafta hocalar… Yeter artık! Çalış, çalış, çalış… Üniversite’de yatarsın diyorlar. Öyleyse bir an önce üniversiteyi kazanıp buralardan uzaklaşmalıyım. -Kanka, yeni bir kafe açılmış. Haydi gidelim, ama benim kart eksilerde. -Benim kart da eksilerde. Neyse babamı arayayım para göndersin.! Düşün, kafayı patlatırcasına düşün. Kısa vadeli değil, uzun vadeli düşün. Düşün ki… Son pişmanlık fayda vermez. Ne yapacağım ben şimdi? Arkamda dört yıllık enkaz: Zaman, emek ve para israfı. Kredi kartlarımın borcu… Okul da bitmedi. Şimdi ben bunları nasıl söyleyeceğim aileme? -İki gün sonra sınav var kanka. -Boş ver, son gün çalışırız. Gözlüklerim nasıl sen onu de hele? 300 lira saydım. -Güzelmiş. “Evladım, durumumuz ortada. Boğazından esirgeme ye; ama ayağını yorganına göre uzatmayı da ihmal etme.” derdi, babam. Aileme yük olmadan bu parayla idare etmeliyim. Dört yılda çok şey kazandım. Emeğin, gayretin ve mücadelenin ne olduğunu öğrendim. Tecrübe sahibi oldum. Bir çok şeyden taviz vermedim, vermedim ama neticede -Allah’ın izniyle- hüsrana uğramayıp başarıya ulaştım. Hiçbir zaman çalışmayı bırakmadım son güne. Günlük düzenli olarak çalıştım. Son günler de genel olarak tekrar ettim konuları. Hocam böyle yaparsam başarılı olacağımı söylemişti. Öyle de oldu. Annemin, babamın ve öğretmenlerimin üzerimde hakları var. Bana çok güveniyorlar. Çalışmalıyım, çok çalışıp başarmalıyım. Onların emeklerini boşa çıkarmamam lazım. Şenol Genç 3 SİYAH BEYAZ ÜNİVERSİTE

RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=